Edat Bağlaç Ünlem KPSS Konu Anlatımı PDF şeklinde sayfanın altında bulunan bağantıdan indirebilirsiniz.

Edat Bağlaç Ünlem KPSS Konu Anlatımı

edat bağlaç ünlem kpss türkçe 2022 dil bilgisi

Edat, bağlaç ve ünlemleri cümle içerisinde kolayca tespit edilmek için bu sözcüklerin bildiğiniz diğer sözcükler gibi anlam ifade etmediğini bilmeniz gerekir.

Edat, bağlaç ve ünlemler anlamlı sözcükler değildir. Tek başlarına anlamları yoktur. Başka sözcüklerle birlikte kullanıldıklarında cümlenin anlamına katkı sağlayabilirler. Söz gelimi, “çocuk” sözcüğünü duyduğumuzda hepimizin zihninde “çocuk” sözcüğünün bir karşılığı belirir. Gibi, için, kadar vb. sözcüklerin ise zihninizde bir karşılığı yoktur, bu sözcükler başka sözcüklerle birlikte kullanılır ve bir söz öbeği oluştururlar. Çocuk gibi, çocuk kadar dediğimizde size bir şeyler ifade etmeye başlarlar.

Öyle ise “Çocuk gibi davranıyor” cümlesinde, anlamsız olan sözcüğü tespit ettiğimizde; edat, bağlaç ya da ünlem olan bir sözcüğü bulmuş oluruz.
Çocuk → anlamı var, davranmak → anlamı var, gibi → anlamsız

İşte bu anlamsız sözcükler cümlede kullanıldıkları görevlere göre edat, bağlaç ve ünlem olarak üçe ayrılır:

Edatlar, kendinden önceki sözcüklerle birleşerek anlam ilgisi oluşturur; bağlaçlar, kendinden önceki ve sonraki sözcük, söz öbekleri ve cümleleri birbirine bağlar; ünlemler ise duygu ve heyecanları belli edebilen sözcüklerdir.

EDATLAR KONU ANLATIMI

  • Tek başlarına anlamı olmayan, kendinden önceki sözcüklerle birleşerek sözcük grupları (edat öbekleri) oluşturan sözcüklere edat denir.
  • Edatlar başka sözcükler ile kullanılmaya mecburdur ve başka sözcükler ile birleşerek cümleye anlam katabilirler.
  • Türkçedeki edatlar:
    • ile, gibi, göre, kadar, dair, değin, dek, denli, için, üzere, beri, diye, değil, mi, sanki, sadece,
    • …e karşı,…e karşın, …e doğru, …e rağmen,
    • …den dolayı, …den ötürü,…den başka, …den önce, …den sonra…

Sık kullanılan edatlara ve cümleye kattıkları anlamlarına bakalım:

GİBİ
  • Kullanıldığı cümleye “benzetme, karşılaştırma, zaman, olasılık” gibi anlamlar katar.
    • Senin gibi başarılı değilim. (karşılaştırma) (edat öbeği: senin gibi)
    • Islık çalar gibi sesler çıkarıyorlar. (benzerlik ilgisi) (edat öbeği: ıslık çalar gibi)
    • Bilgi insana, kemikteki ilik gibidir. (benzerlik ilgisi) (edat öbeği: kemikteki ilik gibidir.)
    • Seninle saat üç gibi buluşalım. (zaman ilgisi) (edat öbeği: saat üç gibi)
İÇİN
  • İçin edatı, kullanıldığı cümleye “ama-sonuç, sebep-sonuç vb” anlamlar katar.
    • Sizleri kırdığım için çok özür dilerim. (neden-sonuç ilişkisi)
    • Babamı ikna etmek için epey uğraştık. (amaç-sonuç ilişkisi)
İLE
  • İle edatı, kullanıldığı cümleye “birliktelik, araç vb.” anlamlar katar.
    • Senin ile gitmemiz gerekiyor. (birliktelik)
  • Konya’dan uçakla dönmeyi düşünüyorum. (araç ilgisi)
    • İle edatı çoğu zaman kendinden önceki sözcüğe eklenir.
Dikkat Et
İle edatı bağlaç göreviyle de kullanılabilir. Bu durumda “ve” bağlacının yerini tutar. Bir cümlede “ile”nin yerine “ve” getirilebiliyorsa “ile”nin türü bağlaç, getirilemiyorsa edattır.

O konuda seninle farklı düşünüyoruz.
(“İle” yerine “vegetirilemez. “İle” edattır.)

Orhan Veli ile Orhan Seyfi şiirlerinde halkın yaşayışına yer vermişlerdir.
(“İle” yerine “vegetirilebilir. “İle” bağlaçtır.)

GÖRE
  • Göre edatı yönelme hâl ekleri ile kullanılır (-e göre, -a göre) ve cümleye “görecelik, karşılaştırma vb.” anlamlar katar.
    • Bu yazılı diğerine göre daha kolaydı. (karşılaştırma anlamı)
    • Bize göre küresel ısınmaya karşı bir an önce harekete geçilmeli. (görecelik anlamı)
KADAR
  • Kadar edatı kullanıldığı cümleye “karşılaştırma, ölçü, nitelik, benzerlik vb.” anlamlar katar.
    • Cennet kadar güzel olan bu vatanı sevelim. (benzerlik ilgisi)
    • Bu evi alacak kadar paramız yok. (ölçü, miktar ilgisi)
    • Bu kitabın diğeri kadar satmadı. (karşılaştırma)
ÜZERE
  • Üzere edatı çoğu kez “için” anlamı taşır. “Amaç ve koşul” bildirir.
  • İşe gitmek üzere yola çıktı. (amaç ilgisi)
  • Bu eşyaları ihtiyacı olan ailelere vermek üzere alabilirsiniz. (koşul ilgisi)
KARŞI
  • Karşı edatı yönelme hâl ekleri ile birleşerek (-e karşı, -a karşı) bir edat öbeği oluşturur ve cümleye “karşılık, zaman vb.” anlamlar katar.
    • Sabaha karşı korkunç bir gök gürültüsü ile uyandım. (zaman ilgisi)
    • Güçlü bir rakibe karşı mücadele edeceğiz. (karşılık ilgisi)
DEĞİL
  • Değil edatı kendinden önceki sözcük ya da söz öbekleriyle birleşerek olumsuzluk anlamı katar ve çoğu zaman yüklem görevinde kullanılır.
    • Bu yaptığın doğru değil.
    • Portakallar hiç de iyi değildi.
Mİ, MI, MÜ, MU
  • Bu edat kullanıldığı cümleye “soru, pekiştirme vb.” anlamları katar.
  • Soru edatı kendinden önceki sözcük ya da söz öbeklerinden her zaman ayrı yazılır çünkü bu edat bir ek değil, bir sözcük türüdür. Bu edata eklenen ekler ise bitişik yazılır.
  • Ülkeye ne zaman döneceğini biliyor musunuz? (soru)
  • Misafirleri geniş mi geniş bir salona aldılar. (pekiştirme)
ANCAK, YALNIZ, TEK, SADECE EDATLARI
  • Bu edatlar birbiri yerine kullanıldıklarında edat olarak görev yaparlar; “fakat, ama, lakin” anlamlarında kullanıldıklarında bağlaçtır.
    • Bu konuda yalnız sana güveniyorum. (edat)
      Bu konuda sadece sana güveniyorum. (edat)
      Bu konuda bir tek sana güveniyorum. (edat)
    • Bu konuda sana güvenebilirim yalnız beni ikna etmen gerek. (ama, fakat, lakin anlamında olduğu için bağlaç)

Örnek Soru
Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi bağlama görevi üstlenmemiştir?
A) Sardunya odanın yalnız bu köşesinde canlanıyor.
B) O bize katılmayacak çünkü hastalanmış.
C) Biraz yorgunum ama sizinle geleceğim.
D) Hemen soğumuş hâlbuki daha yeni kapattım.
E) Mademki isteklidir, bulur bir çaresini.

Çözüm: Yalnız sözcüğü, “sadece” anlamında kullanıldığı için edattır.

Dikkat Et
Karşı, doğru, yalnız” gibi sözcüklerin anlamlı şekilleri de vardır. Bu sözcüklerin anlamlı hâlleri ile edat hâlleri birbirine karıştırılmamalıdır.

Yalnız insanlar mutsuz olabilir. → tek başına anlamında → edat değil → sıfat
Doğru söylemek önemlidir. → Yanlışın zıttı anlamında → edat değil → isim

Öğretmenlerimize not: Sadece, ancak, yalnız gibi sözcükler bağlaç olarak kullanılmadıklarında, kanaatimizce zarf görevindedirler. (Yalnız sözcüğü sıfat da olabilir.) Bu sözcükleri edat olarak anlatmayı doğru bulmasak da hem ortaokul hem lise müfredatında bu yönde sorular bulunduğundan anlatmak mecburiyetinde kaldık.

Bağlaç Konu Anlatımı

  • Bağlaçların da edatlar gibi tek başlarına anlamları yoktur, görevli sözcüklerdir.
  • Bağlaçlar eş görevli ya da birbiriyle ilgili sözcükleri, söz öbeklerini, özellikle cümleleri bağlamaya yarayan sözcüklerdir.
Bağlaç ve Edat Farkı
Edatlar cümleden çıkarıldığında cümlenin anlamında daralma, bozulma meydana gelir. Çoğu bağlacın ise cümleden çıkarılması cümlenin anlamında değişiklik, daralma meydana getirmez. Çünkü bağlaçlar görevi edatlar gibi anlam ilgisi kurmaktan çok bağlamaktır. Bağlaçları nokta, noktalı virgül gibi noktalama işaretlerine benzetebiliriz.

“Sabah uyandık ve yola çıktık” cümlesini bağlaç yerine bir virgül koyup “Sabah uyandık, yola çıktık.” şeklinde de yazabiliriz ve aynı şeyi ifade ederiz.

Ayrıca bağlaçların sözcükleri veya cümleleri bağladığını unutmayın.

Sık kullanılan bağlaçlara örnekler verelim:

VE
  • Ve bağlacı eş görevli sözcükleri ve cümleleri birbirine bağlar.
    • Matematik ve Türkçe derslerinde daha başarılıyım. (Sözcükleri bağlamıştır.)
    • Sabah erkenden uyandık ve yola çıktık. (Cümleleri birbirine bağlamıştır.)
İLE
  • İle bağlacı, çoğu zaman “ve” bağlacıyla eş görevli kullanılır. Ancak bu bağlaç cümleleri bağlama göreviyle kullanılmaz.
    • Dünya ile Güneş arasındaki mesafe oldukça fazladır.
  • İle sözcükler arasında anlam ilgisi kurduğunda edat olur. Bu durumda “ile” yerine “ve” getirilemez.
    • Ahmet ile birlikte ders çalıştık. → Ahmet ve birlikte anlamsız → edat
    • Ahmet ile Ayşe ders çalıştı. → Ahmet ve Ayşe → bağlaç
DE
  • De bağlacı “dahi, bile” bağlaçlarıyla görevde özdeştir. Bu bağlaç bulunduğu cümleye göre değerlendirilir ve çok farklı anlamlar kazandırır.
  • Bu anlamların başlıcaları şunlardır:
    • Üçü de yaralanmış. (birliktelik anlamı)
    • Önce kendin yap da sonra bizden iste. (azarlama anlamı)
    • Adam olacaksın da ben göreceğim. (küçümseme anlamı)
    • Gitmem de gitmem. (direnme, inat anlamı)
    • Buraya gelmiş de bize uğramamış. (sitem anlamı)
    • Kazansam da kazanmasam da önemli değil. (umursamama anlamı)
    • Sen üniversiteyi kazan da ben masraflara katlanırım. (istek anlamı)
    • Size de bir kahve yapayım. (başkalarına yaptığım gibi)
    • O filmi ben de izledim. (eşitlik)
Dikkat Et
De bağlacı bulunma hâl ekiyle karıştırılmamalıdır. Bağlaç olan de/da her zaman ayrı yazılır; ünsüz benzeşmesine uymaz, ta/te şekilleri yoktur.
  • Ki bağlacı genellikle cümleleri birbirine bağlar. “Ki” bağlacından sonra gelen cümle önceki cümlenin açıklayıcısı olur.
  • “Ki” bağlacı -ki ekiyle karıştırılmamalıdır. Bu bağlaç her zaman ayrı yazılır çünkü bağlaçlar ek değildir, bir sözcük türüdür.
    • Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini. (sitem anlamı)
    • Canı sıkılmış ki bizimle gelmedi. (neden sonuç)
    • Atatürk der ki: “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir.” (açıklama)
    • Acaba beni affeder mi ki… (kuşku)
    • Dışarı çıksam mı ki… (kararsızlık)
Karşıtlık Anlamı Kazandıran Bağlaçlar
  • Ama, fakat, lakin, ancak, oysa, yalnız, halbuki, ne var ki, hiç değilse, bununla birlikte, şu var ki…” gibi bağlaçlardır.
    • Onunla konuştuk fakat onu ikna edemedik.
    • Sizinle ancak hafta sonu görüşebilir.
    • O gün karanlıkta yürüdüm ama çok korktum.
    • Kafa orman gibi lakin o bıyık hep budanır.

Nedensellik Anlamı Kazandıran Bağlaçlar
  • Çünkü, zira, madem, mademki, değil mi ki…” gibi bağlaçlardır.
    • Bu soruyu çözemedim çünkü bu konuyu bilmiyorum.
    • Bu yıl buğdaylar bol başak verdi zira yağmurlar çok yağdı.
    • Mademki buraya geldiniz, bir kahvemizi için.
Pekiştirme Anlamı Kazandıranlar
  • Hem, hem de, üstelik, hatta, nitekim…” gibi bağlaçlardır.
    • Bu elbisenin fiyatı çok uygun hem sana da çok yakıştı.
    • Ürünler çok kaliteli üstelik fiyatları da çok uygun.
Denkleştirme Anlamı Kazandıran Bağlaçlar
  • Veya, veyahut, ya da” gibi bağlaçlardır. Kavramlar arasında denklik ilişkisi kurar.
    • Kendine ödev olarak bir roman ya da öykü seç.
    • Müzik veya resim dersini seçebilirsin.

Karşılaştırma Anlamı Kazandıran Bağlaçlar
  • Ne…….ne, ya………….ya, hem………..hem, gerek………..gerek, ister………..ister” gibi bağlaçlardır. Bunlar değişik anlam ilgileri kurar ve değişik ögeleri bağlar.
    • Gerek baba gerek ana tarafından bir mülke varis olamadım.
    • Hem gider hem ağlar….
    • Ya bu deveyi güdersin ya bu diyardan gidersin.
    • Hem suçlu hem de güçlüsün.
    • Ne bir not ne de bir iz bırakmış geride.
Not
Bazı bağlaçların cümleden çıkarılması, cümlenin anlamının daralmasına, değişmesine hatta cümlede anlatım bozukluğu oluşmasına neden olabilir. Bu durum daha çok bir kelimenin tekrarlanmasıyla oluşturulmuş bağlaçlarda karşımıza çıkar.

ÜNLEMLER KONU ANLATIMI

  • Çoşku, acıma, öfke, sitem gibi duyguları anlatmak amacıyla kullanılan sözcüklerdir.
  • Ünlem işareti (!) ünlemden hemen sonra kullanılabileceği gibi cümlenin sonunda da kullanılabilir.

Ah, bu şarkıların gözü kör olsun!
Yazık, henüz çok gençti!
Vah vah! Çok hastaymış.
Tüh, yine işe geç kaldım!
A! Bu kadar da fazla artık.
Yuh, bu kadar da atılmaz ki!..
Oh be, biraz olsun rahatladım!
Ey Türk Gençliği!
Hey! Ne duruyorsun be at kendini denize!

  • Ünlemleri her ne kadar tek başlarına kullanılmayan görevli sözcükler arasında saysak da bu sözcükler hem anlamlı hem görevli sözcüklerdir.

Örnek Soru Çözümü

I. Ali’yle ben birbirimizi çok iyi tamamlayan iki arkadaştık.
II. Beypazarı’ndan tarhana ile Beypazarı kurusu almayı
unutmayın.
III. Öfkeyle, hırsla hareket eden insanın mahcupluk yaşayacağı muhakkaktır.
IV. Edebî yaşamına şiir ile başlayan sanatçı öyküleriyle
tanınmıştır.
V. Bir işe gönlünüzle bağlanırsanız başarı kaçınılmazdır.

Numaralanmış cümlelerin hangilerinde “ile” sözcüğü bağlaç olarak kullanılmıştır?

A) I ve II. B) I ve IV. C) II ve III. D) III ve V. E) IV ve V.

Çözüm Yolu: “İle” sözcüğü “ve” anlamında kullanıldığında bağlaçtır. Öyle ise cümledeki “ile” sözcüğünün yerine ve getirerek kontrol ederiz.

Çözüm: I. cümlede Ali ve ben diyebiliyoruz → bağlaç
II. cümlede tarhana ve Beypazarı kurusu diyebiliyoruz → bağlaç
III. cümlede öfke ve hırsla diyebilirsiniz fakat virgüle dikkat edin ve “hırsla”daki ileyi hırs ve hareket eden şeklinde düşünürsek olmuyor → edat
IV. şiir ve başlayan diyemeyiz → edat
V. gönlünüz ve bağlanırsanız diyemeyiz → edat
Cevap A

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “doğru” sözcüğü edat olarak kullanılmıştır?

A) Bize, doğru gelen kimi davranışlar, başkalarınca yadırganabilir.
B) Dünyada en kazançlı kişi, doğru insanlarla dost olandır.
C) Doğrudan ayrılmamayı ilke edinen bir insandı arkadaşım.
D) Buradan sağa sapıp doğru gidersen okula varırsın.
E) Sahile doğru yürüdüğünüzde saat kulesini göreceksiniz

Çözüm Yolu: Edat olarak kullanılan bazı sözcükler sesteştir ve anlamlı hâlleri de vardır. Bu soruda da doğru sözcüğünün tek başına anlamlı olmayan hâlini bulacağız.

Çözüm: A’da, B’de ve C’de doğru sözcüğü yanlışın, hatanın zıttı anlamında yakın anlamlı kullanılmış; D’de düz, direkt anlamında, E’de ise tek başına anlamı bulunmamakta. (sahile sözcüğü ile birlikte anlam kazanır sadece)
Cevap E

Aşağıdaki dizelerin hangisinde edat da bağlaç da yoktur?

A) Bir gökyüzü genişliğiyle ruhuma dolar
Otların içine sırtüstü yatmanın tadı
B) Bu akşam rüyamda Leylâ’yı gördüm
Derdini ağlarken yanan bir muma
C) Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
D) Ben büyük şarkıları severim; büyük olsun
Deniz gibi, gökyüzü gibi her şey ve mahzun.
E) Renk mi ki üzerimden akaduran bu nehir?
Kork! Bahar seni bir al güle döndürebilir

Çözüm Yolu: Bu tip soruları tek tek kontrol etmekten başka şansımız yok. Anlamlı olmayan görevli sözcüklere dikkat edin ve “ile” genellikle bitişik yazılır, gözden kaçırmayın.

Çözüm: A’da, genişliğiyle derken ile, B’de anlamsız sözcük yok, C’de gibi, D’de gibi, E’de ki sözcüğü var.
Cevap B

Edat Bağlaç Ünlem KPSS Konu Anlatımı PDF şeklinde sayfanın altında bulunan bağantıdan indirebilirsiniz.

Yorum yapın